- Ayrı yaşama hakkı
-Ortak konutun özgülenmesini talep etme hakkı
- Çocuğun teslim edilmesini talep etme hakkı
-Çocuğun tedbiren velayetini talep etme hakkı
-Çocuk ile kişisel ilişki kurma hakkı
-Kadın ve çocuk için tedbir nafakası hakkı
-Yoksulluk nafakası hakkı
-Maddi- Manevi tazminat hakkı
-Ziynet eşyası alacağı hakkı
-Türk vatandaşı olmak ve Türkiye’de sürekli ikamet etmek
-25-65 yaş aralığında bulunmak
-en az ilkokul düzeyinde eğitim almış olmak
-düzenli gelire sahip olmak
-kanunda belirlenen suçları işlememiş olmak
-çocuğa zarar verecek düzeyde fiziksel engeli, ruhsal rahatsızlığı ve bulaşıcı hastalığı bulunmamak
-evli kişilerin birlikte evlat edinmesi
-bekar ise 30 yaşından büyük, çocukla arasında en az 18 yaş fark olması gerekmektedir.
Senet alacaklısı, ödemelerini alamadığı zaman, icra takibi başlatma
hakkına sahiptir. Ödenmeyen senetler icra işleminin başlatılabilmesi için, alacaklı tarafından,
senedin aslının İcra Dairesi’ne sunularak başvuruda bulunulması gerekir. İcra
Dairesi’nin almış olduğu başvuru üzerine, borçlu kişiye ödeme emri gider.
Borçlunun ödeme emrini almasından itibaren, 10 gün ödeme süresi vardır. Bu 10
gün içinde ödeme yapılırsa, icra takibi başlatılmaz. Ödenmemiş senetlerin
tahsili konusunda sadece alacaklının değil, borçlunun da haklarının olduğunu
belirtmemiz şarttır. Ödeme emrini alan borçlu kişi, tebligatı aldıktan sonra, borca itiraz etme hakkına sahiptir. Borca itiraz etme süresi ise, ödeme
emrinin borçluya ulaşmasının ardından 5 gündür. Bu süre içinde borca herhangi
bir itiraz yapılmamışsa, verilen 10 günlük süre işlemeye devam eder.
Kiracının evden çıkarılmasının birkaç yolu vardır:
·
Kiracının kirayı ödememesi durumunda aynı kira yılı içerisinde ‘iki haklı
ihtar’ gönderilerek kiracının çıkarılması mümkündür.
·
Ayrıca kiracıya imzalatılan tahliye taahhütnamesine dayanarak icra takibi
yapılarak, kiracının tahliye olunmasını sağlanabilir.
·
Kiraya verenin konut ihtiyacı nedeniyle kiracıya karşı tahliye davası
açılabilir.
·
Konutun imar ve inşası sebebiyle kiracı tahliye edilebilecektir.
·
Konutu yeni alan ev sahibi ihtiyaç nedeniyle kiracıyı tahliye
edebilecektir.
·
Kiracıdan kaynaklanan sebeplere bağlı olarak gerekli koşulların var olması
halinde kiracı evden çıkarılabilecektir.
·
10 yıllık sürenin dolması nedeniyle de kiracı evden çıkarılabilir.
· Kiracının veya eşinin aynı ilçe veya belde sınırları içerisinde oturmaya
elverişli konutu varsa kiraya veren, sözleşme yapıldığı sırada bunu bilmiyorsa,
sözleşmenin bitiminden bir ay içinde sözleşmeyi tahliye davası yoluyla sona
erdirebilir.
Tüketici, on dört gün
içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin
sözleşmeden cayma hakkına sahiptir. Cayma hakkının kullanılabilmesi için ,
cayma bildirimin 14 gün içinde satıcı veya sağlayıcıya yöneltilmiş olması
yeterlidir. Satıcı veya sağlayıcı, cayma hakkı konusunda tüketicinin
bilgilendirildiğini ispat etmekle yükümlüdür. Eğer tüketici, cayma hakkı
konusunda gerektiği şekilde bilgilendirilmezse, cayma hakkını kullanmak için on
dört günlük süreyle bağlı değildir. Tüketici, cayma hakkı süresi içinde malın
mutat kullanımı sebebiyle meydana gelen değişiklik ve bozulmalardan sorumlu
değildir.
Adli
sicil kaydı nasıl silinir?
Adli sicil kaydı belirli şartlar halinde silinebilir.
Bu şartlar şunlardır:
1-)Hakkınızda
verilmiş olan cezanın infazının tamamlanması
2-)Ceza zamanaşımının dolması
3-)HAGB kararı
verilmiş ise kararda yer alan denetim süresinin dolması
4-) Ceza mahkumiyetini ortadan kaldıran hallerin varlığı
Adli sicil kaydı koşulları gerçekleştiğinde
kendiliğinden silinmelidir. Fakat adli sicil kaydınızda halen mahkumiyet hükmü
görünüyor ise yukarıdaki şartların gerçekleşmesi durumunda Adalet Bakanlığına bağlı
olan Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğüne bir dilekçe ile başvurularak
sildirilir.
Şikayete bağlı suçlar, mağdur/müşteki/suçtan zarar gören tarafından şikayet konusu edilmedikçe savcılık tarafından kendiliğinden soruşturma yapılarak ceza davası açılamaz. Ancak, takibi şikayete bağlı olmayan tüm suçlar savcılık tarafından kendiliğinden soruşturularak ceza davası açılmalıdır. Savcı iddianame düzenlemeksizin soruşturma aşamasında kovuşturmaya yer olmadığına karar verebilmektedir. Bu durumda toplanan deliller ve yürütülen soruşturma neticesinde şüpheli(suçun faili) hakkında ceza davası açılmasına yetecek bulguların olmadığına kanaat getirilmektedir. Verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararlarına karşı şikayetçinin, mağdurun yahut suç duyurusunda bulunan 3. kişinin itiraz hakkı saklıdır.
Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartınızın yanınızda bulunması
koşulu ile sözlü ya da yazılı olarak karakol, jandarma, savcılık makamlardan
birine doğrudan ya da vekil aracılığıyla şikayette ya da ihbarda
bulunabilirsiniz. Suç duyurunuzu sözlü olarak yaptığınız takdirde şikayetiniz
ya da ihbarınız tutanağa geçirilmek suretiyle işleme alınacaktır. Sözlü olarak
yapılan müracaattan sonra tarafınıza suç duyurunuzu içeren bir nüsha tutanak
verilecektir. Yazılı olarak suç duyurusunda bulunmak istediğinizde, bir dilekçe
hazırlamak ve olayları sıralayarak şikayetinizi ya da ihbarınızı dile
getirmeniz gerekmektedir. Hazırladığınız dilekçeyi ilgili makamlardan birine
teslim ettiğinizde suç duyurunuz adına hukuki süreç başlamış olacaktır. Ancak bu gibi işlemler uzmanlar
tarafından yapılmadığında geri dönüşü imkânsız hatalara yol açabilmektedir. Alanında
uzman kadromuzdan yardım alabilmek için Akbulut Hukuk Ofisi’nden randevu
alabilirsiniz..
Avukatlara
ödenen avukatlık ücreti, Türkiye Barolar Birliği’nin her yıl belirlediği
"Asgari Avukatlık Ücret Tarifesine" tabidir. Söz konusu tarifeden
aşağıda ücret ile anlaşmak yasaktır. Davaların ve işlemlerin niteliğine göre;
bazı dava ve işlemlerin ücreti dava değerine göre değişir, bazı dava ve
işlemlerin ücreti ise maktudur. 2022-2023 Asgari Ücret Tarifesi uyarınca
avukatların Türkiye genelinde uygulaması zorunlu kılınan en az ücret tarifesi
neredeyse iki katına çıkarılacak şekilde düzenlenmiştir. Detaylı tarifeye
aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz…
https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2022/09/20220903-4-1.pdf
Türk
Hukuku’nda tarafların avukat ile temsil edilmesi zorunluluğu yoktur. Herkesin
mahkemelerde kendisini temsil etme hakkı vardır. Adli ve idari mahkemelerde
davacı veya davalı sıfatı ile, ceza mahkemelerinde sanık veya katılan
sıfatıyla, icra dairelerinde ise alacaklı-borçlu sıfatıyla işlem yapabilir,
duruşmalarda kendinizi temsil edebilirsiniz. Ancak her alanda olduğu gibi
hukuki işler de uzmanlık gerektirir. Hukuki konularda gerekli bilgi ve
tecrübeye sahip olmadan hareket etmek telafisi imkânsız zararlara yol açabilir.
Profesyonel hukuki danışma ve alanında uzman avukatlar için Akbulut Hukuk
Ofisi’ni ziyaret edebilirsiniz.
Öncelikle
her zaman dosyanızın bulunduğu mahkeme kalemine veya icra müdürlüğüne giderek
dosya numaranızı görevli memura söyleyerek dosyanızı görmeniz ve inceleme
yapmanız mümkündür. Ancak bunun daha kolay yolu UYAP Bilişim Sistemini
kullanmaktır. Bahsi geçen sistemle davanızın son durumunu öğrenebilir, evrak
gönderebilir ve gerekiyorsa harç/masraf/tahsilat işlemlerinizi yapabilirsiniz.
Davanızın son durumu ile ilgili bilgiye, dosyanızın safahat bilgilerindeki
yapılan son işlemi takip ederek ulaşabilirsiniz. Ancak dava takibi; uzmanlık ve teknik bilgi
gerektirir. Akbulut Hukuk Bürosu olarak, müvekkillerimizin adına takip
ettiğimiz icra takibi ve dava dosyaları hakkında, periyodik aralıklarla
bilgilendirme yapmaktayız.
Hukuki
destek almak isteyen kişinin avukatlara vekaletname vermesi gerekir. Yurtiçinde
yaşayan kişiler için vekaletname çıkartma yetkisi noterlere verilmiştir.
Yurtdışında yaşayanlar ise noter veya konsolosluklardan vekaletname
çıkarabilirler. Dava çeşidine göre de çıkarılacak vekaletname türü
değişmektedir. Genel vekaletname; kişinin açmak istediği ya da açılmış bulunan,
dava takiplerini avukatın gerçekleştirmesi için düzenlenen belgedir. Genel
vekaletname ile vekil; müvekkil adına bağış, satış gibi tasarruflarda bulunamaz
Tapuda işlem yapılmasını gerektiren vekaletnameler “düzenleme” şeklinde
olmalıdır. Boşanma davası, nafaka, tanıma, tenfiz davaları için özel
vekaletname düzenlenmesi gerekir. Daha detaylı bilgi almak için iletişim
adreslerimizden bize ulaşabilirsiniz.
Dava açmadan önce kişi adli yardımdan faydalanmadığı durumda dava ücretlerini yatırmak zorundadır. Ancak uygulamada sıkça karşılaşılan durum dava açıldıktan sonra sonrasında avansın yetmemesi durumunda ekstra gider çıkmasıdır. Avukat tutulması durumunda ise ayrıca avukatlık ücreti de ödenmesi gerekecektir. Davanın kaybedilmesi durumunda yargılama giderleri davayı kaybeden üzerine bırakılmakla birlikte karşı tarafın avukatlık ücretini de kaybeden taraf ödemek zorunda kalacaktır. Dava harç ve masrafları hakkında ayrıntılı bilgi almak için Akbulut Hukuk Bürosu'ndan randevu alabilirsiniz.